İnternet
Sosyal Medya Nasıl Bağımlılık Yapıyor?
Bütün sosyal medya mecralarının tek bir hedefi vardır, o da kişilerin sitede daha çok vakit geçirmesini sağlamaktır. Bütün mühendislik hesapları bu yönde kurgulanır, kullanıcı deneyimine yönelik bütün testler bu çerçevede geliştirilir.
Alışkanlık, “hiç düşünmeden yapılmaya başlanan davranışlar bütünü” diye tanımlanabilir. İnsanların internete ve sosyal medyaya kolayca erişebiliyor olması, sürekli paylaşımlara dayanan veri akışı ve günümüzde ölçülemez bir seviyeye ulaşan internet hızı sayesinde alışkanlıklarımız telefonlarımızla bir bütünlük sağlamış durumda.
Telefonlar artık vücudun önemli bir parçası haline gelmiş neredeyse. Telefonsuz dışarı çıkılmıyor, yemek yenmiyor, gezmeye gidilmiyor. Telefonsuz vakit geçirmek düşünülemez hale geldi. Uzun yıllar görüşmeyen arkadaşlar bir araya geldiklerinde, ilk yaptıkları şey birlikte fotoğraf çekip sosyal medyada paylaşmak, yorum yapmak, beğenmek oluyor.
Bugün akıllı telefonlar sayesinde neredeyse herkes interneti cebinde taşıyor. İnsanlar, aklına bir soru takıldığında hemen Google’a girip arama yapıyor, canı sıkıldığında sosyal medyada paylaşılan şeylerle ya da çeşitli oyunlarla vakit geçiriyor. Basitçe bir soruda bile hemen Google’da arama yaparak cevabı bulabileceğinizi düşünüyorsunuz. Hiçbir çaba sarf etmeden her bilgiye erişmek ise, okumanın, öğrenmenin ve ezberlemenin boş olduğuna dair düşüncelere yol açıyor.
İnsan hayatına yerleşen bu alışkanlıklar ilerledikçe bir çeşit bağımlılığa dönüşüyor. Sosyal medyada fotoğraf ve video paylaşmadan duramaz hale geliyor insanlar, en mutlu gününden en hüzünlü anına kadar her şeyi sosyal medyadan ilan ediyorlar. Günler geçtikçe bağımlılığın dozu artıyor.
Bağımlılığın Basamakları
Bütün sosyal medya mecralarının tek bir hedefi vardır, o da kişilerin sitede daha çok vakit geçirmesini sağlamaktır. Bütün mühendislik hesapları bu yönde kurgulanır, kullanıcı deneyimine yönelik bütün testler bu çerçevede geliştirilir. Siz tek bir fotoğrafa veya videoya bakıp gitmeyi düşünüyor olsanız bile, bir süre sonra oradan ayrılamadığınızın farkına bile varmazsınız. Çünkü mevcut tasarım ve öneriler sizi öylesine kuşatmıştır ki, o akışta kaybolmuşsunuzdur. Böylelikle hedeflenen gerçekleşmiştir.
1- HERKESİN ORADA OLMASI
Bu bağımlılığın en önemli basamağı tanıdığınız ve tanımadığınız bütün insanlara ulaşabileceğinizi düşünmenizdir. Listenizde binlerce arkadaşınız vardır, her zaman onlara mesaj atabilirsiniz, onlarla istediğiniz şeyi paylaşabilirsiniz. Bu düşünce sayesinde siz de tanıdığınız kişileri bu mecraya davet eder ve katılmalarını sağlarsınız. Artık herkes ordaysa, tamamen ayrılmanız o kadar da kolay olmayacaktır.
2- PAYLAŞMAK VE İLGİ
Paylaştıkça daha çok ilgi görürsünüz. Beğenenler, beğenmeyenler, yorum yazanlar sizi daha çok içerik paylaşmaya sevk eder. Kendinize güveniniz artar. Kendinizi gerçekten farklı olarak yansıtabiliyor olmanın da ayrı bir cazibesi vardır. Siz de başkalarını takip edersiniz, beğenirsiniz, yorumlar yazarsınız. Belli bir süre daha çok beğenilmek için kişisel mahremiyetinizi önemsemez hale gelirsiniz.
3-İÇERİKLERİN SAKLANMASI
Gerek kullandığınız e-posta siteleri (Gmail, Yandex, Hotmail vs.), gerekse sosyal medya mecralarının tamamı, yazışmalarınızı ve paylaşımlarınızı süresiz olarak muhafaza eder. Siz bu platformları ne kadar sık kullanırsanız, onları terk etmeniz de o kadar zorlaşır. Çünkü yıllardır o kadar çok şey yazdınız, çizdiniz, fotoğraf ve video eklediniz ki, artık sizin için dijital bir depolama ortamına dönüştüler. Bunları başka yerlere aktarmak ise sanıldığı kadar kolay değildir. Bu da sizi bağımlı hale getirir.
4- ALIŞKANLIK
Sosyal medya siteleri her bir kullanıcısını daha iyi tanıyabilmek için sürekli yeni teknolojiler geliştirir. Bugün Facebook, sizin davranış özelliklerinizi yaptığınız 70 beğeni ile arkadaşınızdan, 150 beğeni ile ailenizden, 300 beğeni ile eşinizden ve bir miktar daha fazlasında ise kendinizden bile iyi tanımlayabilecek şekilde bir sisteme sahiptir. Her girişinizde en beğendiğiniz içerikler, resimler, fotoğraflar karşınıza getirilir. En çok ilgilendiğiniz ve etkileşimde bulunduğunuz kişilere dair sonuçları daha ön planda görürsünüz. Telefonda sürekli bildirimler alırsınız, bakmadan duramazsınız. Gün geçtikçe hesabınızı kontrol etmeden duramaz hale gelirsiniz. Neler olup bittiğini sürekli ordan takip etmeye başlarsınız. Devamlı tekrarlanan, gün be gün takip edilen, akıp giden o içerikler sizde vazgeçemeyeceğiniz alışkanlıklar oluşturur.
Sosyal Medya Bağımlılık Kancasından Nasıl Kurtulunur?
- Kendinizi bir iç muhasebeye tabi tutun. Kendinize o platformu kullandığınız süre boyunca faydalı neler yaptığınızı sorun.
- Sizi takip eden veya listenize eklediğiniz herkes sizin arkadaşınız değildir. Sahte hesaplarla sizi takip eden kötü niyetli kişiler de mutlaka vardır. Siteden uzak kalmanız, arkadaşlarınızı terk etmeniz anlamına gelmez.
- Arkadaşlarınızla yazışmalarınızı bu mecralar üzerinden yapmak yerine, doğrudan arayarak veya mesajlaşarak kullanım sürenizi azaltabilirsiniz.
- Sosyal medya ortamlarının insanları manipüle etmek ve yönlendirmek için en uygun ortamlar olduğunu asla unutmayın. Buralarda paylaşılan şeylerin size bir şey katmaktan çok, sizden bir şeyler götüreceğini bilin.
- Hem reklam, hem de dolandırıcılık için kullanılabileceğini düşünerek şahsi bilgilerinizi başkalarının eline bırakmayın.
- Orada geçirdiğiniz süreleri yavaş yavaş azaltın. Kimin neyi nasıl yaptığından ziyade, kendinizi nasıl geliştirebileceğinize odaklanın.
- Zamanınızı daha iyi değerlendirmek için kitap ve dergi okumaya ağırlık verin.
Bkz. http://sanalkurs.net/sosyal-medya-nasil-bagimlilik-yapiyor-10847.html

Pingback: Çocuklar ve Sosyal Medya - Siraceddin El