Web Tasarım
Web Tasarımcılar, Yalnız Olmayın!
İster evden çalışın, ister ajansınız olsun, isterseniz web sitesi yapan herhangi biri olun, web tasarımcılar olarak çoğumuz yalnız başımıza çalışıyoruz.
İster evden çalışın, ister ajansınız olsun, isterseniz web sitesi yapan herhangi biri olun, çoğumuz yalnız başımıza çalışıyoruz. Dijital devrimin web tasarımcılar ve yazılımcılar için işte en büyük dezavantajı izolasyondur. İnternet daha önceden insanların bir ekip olarak yapması gereken pek çok işi tek başımıza yapmamızı sağlıyor. Daha da ötesi, işleri evden halletmeye izin vererek de, mekanla ilgili kısıtlamaları ortadan kaldırıyor. Bunlar her ne kadar fayda olarak öne çıksa da, farkında mısınız bilmiyorum, bizi toplumdan izole ediyor.
Web Tasarımcılar İçin İzolasyonun Tehlikeleri
Herhangi bir ekibin bir parçası olsanız bile, yalnız başına çalışmak akıl sağlınıza, işinize ve web sitenize bir takım zararlar verebilir. Fikirlerinizi paylaşabileceğiniz, işinizi ya da projelerinizi istişare edebileceğiniz bir eş, bir akran, bir arkadaş bulamazsanız, bazı tehlikelerle yüz yüze gelebilirsiniz. Gelin onlara yakından bir göz atalım.
- Yaratıcı Yeteneğin Körelmesi: Yaratıcılık dediğimiz şey etkileşimden doğar. Kendi başına sürekli olarak yaratıcı olmak zordur. En iyi fikirler birlikte yapılan beyin fırtınalarından ve başkalarına yön veren harika bir fikirden ortaya çıkar. Kendisiyle fikirlerinizi yarıştırabileceğiniz, karşılıklı ortaya fikirler atacak biri olmadan işiniz ya da projeniz yaratıcı bir kıvılcımdan mahrum kalacaktır.
- Güven Kaybı: Zamanla yeteneklerimize veya yaptığımız işe olan güvenimizi kaybedebiliriz. Bu durum özellikle de hata yaptığımızda veya işler ters gittiğinde sık sık başımıza gelir. Bu tür durumlarda bize cesaret veren, bizi teşvik eden ve bize güven telkin eden biri olmazsa, kararlarımızı sorgulamaya başlayabiliriz.
- Aşırı Güven: Bazıları güven kaybından muzdaripken, bazılarında da aşırı güven söz konusu olur. Bu kişilere gerektiğinde tartışmak ve fikirlerini sorgulamak gerekir. Bu bizzat çektiğim bir sıkıntı; eğer işini bilen yöneticilerim fikirlerimi sık sık sorgulamamış olsaydı, burnumun dikine gidip hesapta olmayan felaketlere yol açabilirdim. Bu tür insanlar olmadan, işlerinizi tamamen yanlış mecralara sürüklemeniz kaçınılmaz olurdu.
- Bilginizin Sınırlarına Ulaşmak: Web tasarımcılar olarak bizler her konuda uzman olamayız, her şeyden bütünüyle anlamamız söz konusu olamaz. Bir web sitesi yapmak ve bir iş yeri yönetmek de bu çerçevede üst düzey beceriler gerektirir. Siz izole bir şekilde çalışırken ve problemler etki alanınızın ötesine taşarken, siz kolayca kolaylıkla uzmanlığınızın limitlerine ulaştığınızı ve bocaladığınızı fark edersiniz.
- Bakış Açısı Körlüğü: Yalnız çalışmanın diğer sorunlarından biri de işinizde sadece tek bir bakış açısına sahip olmanızdır. Meselelere farklı bakabilen gözler ekleyerek daha geniş bir vizyon kazanabilir ve farklı bakış açılarıyla kendinizi geçebilirsiniz.
- Boğulmuş Hissetmek: Bir işi veya iş amaçlı önemli bir web sitesine ait görevleri yürütmek ağır bir yük taşıyor gibi hissettirebilir. Özellikle de kiralama ve harcama noktasında sık sık önemli kararlar almanız gerekir. Bu tür durumlarda tek başına olmak büyük bir sorumluluktur ve gerçekten korkutucu olabilir. Bunu birileriyle paylaşmak ise büyük bir fark oluşturacaktır.
Kendinizi bu tuzaklardan hangisiyle özdeşleştiriyorsunuz? Eğer “hiç biri” diyorsanız, aşırı güven ile ilgili maddeyi tekrar okumanızı öneririm. Bir web site sahibinin veya bir girişimcinin harici bir bakış açısından fayda sağlayamayacağına inanmıyorum.
Dışardan Bakış Açısı Sağlamak
En belirgin çözüm, başlangıçta biriyle ortak olmaktır. İster bir web sitesi projesinde biriyle birlikte çalışın, ister bir işte ortak olun veya işbirliğiniz olsun, hepsi de çok büyük fayda sağlayacaktır.
Şu da var ki, herkesin ortaklarıyla olan tecrübelerinin güllük gülistanlık olmadığı da bir gerçek. Belki bu yazıyı okurken, bu tür ortaklıklar için çoktan geç kalmış olabilirsiniz.
O zaman ne yapılabilir? Gelin, dışardan bir bakış açısı arayanlar için ne gibi seçenekler bulabiliriz, hep birlikte göz atalım.
- Pasif Ortak: Tabirimiz bu. Bizimle olduğu gibi birkaç şirketle çalışan, ayaklarımızın yere basmasını sağlayan ve yönetici olmayan bir arkadaşımız var. İş noktasında keskin bir şekilde farklı görüşleri var ve bizi sürekli zorlar. İşle ilgili konularda küçük dokunuşlarıyla etkili olur. Katkısı ona ödediğimiz her kuruşa değer.
- Ücretli Danışman: İş yerinizde yerleşik biri ılımlı gelmiyorsa, neden sürekli istişare edebileceğiniz harici bir danışman düşünmüyorsunuz? Evet, kuşkusuz bu tür bir danışmanlık biraz pahalıya mal olabilir, ancak masaya dışarıdan farklı bir bakış açısı getirir.
- Mentor: Başka bir seçenek, beğendiğiniz bir web tasarımcısı ile yakınlık kurup size rehberlik etmesini istemektir. Açıkçası, bu kişiler genelde kendi işleriyle meşguldürler; eğer size ayırdıkları zamanlar için ödeme yapmaya hazırsanız çok değerli tavsiye ve öneriler alabilirsiniz. Doğru bir şekilde ilerleyebilmek için her ay en az bir saat genellikle yeterlidir.
- Arkadaş: Sizin gibi aynı işi yapan, kafanıza uyan bir arkadaş daha ucuz bir seçenek olurdu. İkiniz, düzenli olarak iş ve web siteleri konularında karşılaştığınız zorlukları, fikirleri ve tecrübeleri konuşabilir, yeni yaklaşımlar, trendler ve yenilikleri tartışabilirsiniz.
- Topluluk: Yine bir başka seçenek, bir danışmana, akıl hocasına veya dosta değil de, kendi alanınızdaki çevrimiçi topluluklara bakmak olacaktır. Çok da büyük topluluklar olmasın ki, insanlar sizi ve sizinle ilgili şeyleri hatırlayabilsin.
Sonuç olarak, web tasarımcılar olarak ne karar verirseniz verin, bu tamamen size kalmış. Düşündüğünüz şeyleri daha kaliteli bir şekilde hayata geçirmek istiyorsanız başkalarının desteğine ve yardımına her halükarda ihtiyacınız olacaktır. Doğal olarak insanlar için en iyi çalışma ortamları gruplar şeklinde olanıdır ve siz de bundan istisna değilsiniz. Biz de tek başına iş yapma taraftarı değiliz!
NOT: Paul Boag‘in Web Designers, Don’t Do It Alone yazısından ilavelerle çevirdim.
